0
Sepetiniz boş.
Ara toplam 0,00
Sepete Git Alışverişe devam et

İLKOKULDA ARKADAŞ EDİNMEK...

İLKOKULDA ARKADAŞ EDİNMELERİNE NASIL YARDIMCI OLURUZ?

Çocuklar, hayata ilk gözlerini açtıklarında öncelikle ebeveynleri ve aile üyeleri ile tanışırlar. Pek çok ilki; ailelerinin sevgisi ve ilgisi ile yaşayıp öğrenirler. Büyüdükçe önce kreşte ve ardından okulda; aileleri dışında olan farklı insanlarla tanışmaya, sosyalleşmeye ve arkadaşlıklar kurmaya başlarlar. Bazı çocuklar için ilkokula adım atmak, okul öncesinde kazandıkları veya doğuştan gelen becerilerin katkısıyla heyecanlı bir deneyime dönüşebilir. Onlar, akranları ile hızlıca sosyalleşip kendilerine yakın gördükleri ile arkadaşlıklar kurarken diğer çocuklar, sosyal bir ortamda olmalarına rağmen yalnız kalmayı seçebilirler. Her çocuğun doğuştan gelen mizacı ve okul öncesindeki yıllarda yaşadığı sosyal deneyimler farklıdır. Dolayısıyla arkadaş edinme konusunda her çocuk, birbirinden farklı meziyetler gösterir ve farklı sorunlar yaşar.

Çocuğumuz, ilkokulda arkadaş edinmede ve sağlıklı ilişkiler kurmada zorlanıyor mu? Teneffüslerde yalnız kalmayı mı tercih ediyor? Cevabımız evet ise biraz üzülmemiz ve çocuğumuza bu konuda yardım etmenin yollarını aramamız doğaldır. İyi haber şu ki çocuğumuzun pek çok diğer çocuk gibi arkadaşlıklar kurmada çeşitli zorluklar yaşaması da son derece doğaldır ve bu, çözümsüz bir sorun değildir. “Çocuğumun hiç arkadaşı yok.” deyip bu durumu kabullenmek ve hareketsiz kalmak zorunda değiliz. Bunun yerine neden arkadaş edinemediğini keşfetmek için çaba gösterebiliriz. Arkadaşlıklar kurması için ona cesaret verip yardımcı olabiliriz.

Arkadaşlar, Özellikle Çocuklar İçin Çok Önemlidir

Arkadaşlıklar, zihinsel sağlığımızı koruyarak fiziksel sağlığımızı da olumlu etkiler. Hayatımızın her aşamasında, her yaşta arkadaşlara ihtiyaç duyarız ancak özellikle çocuklar için arkadaşlıklar ayrı bir öneme sahiptir. Araştırmalar, çocukluk döneminde “tek bir yakın arkadaşa sahip olmanın” bile çocukları üzüntü, kaygı ve stres gibi olumsuz duygularla baş etme konusunda güçlendirdiğini göstermektedir. Çocuklar, arkadaşları sayesinde dünyadaki çeşitliliği fark ederler. Gerçek dünyanın, ailelerinin onlara sunduğu sıcak yuvadan çok daha büyük ve karmaşık bir yer olduğunu arkadaşları ile yaşadıkları yeni deneyimler yoluyla anlarlar. Bu deneyimleri yaşamak ve paylaşmak, çocuklara yaşama tutunma ve mücadele etme gücü verir. Arkadaşları ile birlikte öğrenmek, oynamak, sorunlara onlarla birlikte çözüm bulmak her çocuğa iyi gelir. İyi arkadaşlık ilişkileri; çocukların zihinsel sağlıklarını güçlendirmeleri, temel yaşam becerileri geliştirmeleri, kendi yeteneklerini ve duygularını keşfetmeleri, mutlu olmaları, güvende hissetmeleri, daha geniş bir bakış açısıyla dünyayı kavramaları ve toplum içinde birer birey olarak kimlik oluşturmaları için vazgeçilmezdir.

Arkadaş Edinmeleri İçin Nasıl Yardımcı Olabiliriz?

Nasıl Sosyalleştiğini Gözlemleyin

Çocuğumuzun nasıl sosyalleştiğini gözlemlemek ve anlamak için zaman ayırmamız önemlidir. Ancak onu gözlemlediğimiz zaman olası sorunları tespit etmek üzere adım atabiliriz. Okul saatleri dışındaki spor antrenmanı, doğum günü partisi, aile buluşması gibi sosyal etkinliklerde çocuğumuzun sergilediği tutumları dikkatlice gözlemleyebiliriz. Gözlemlerimiz pek çok soru sormamıza vesile olur. “Evdekinden farklı mı davranıyor?”, “Akranları ile tanışmak için ilk adımı atıyor mu?”, “Birisi ile tanıştırılırken çekingen mi davranıyor?”, “Oyun gruplarına katılmak yerine yalnız kalmayı mı tercih ediyor? Öyleyse, neden?” gibi sorular, bizi çözüm arayışına ve çözümleri bulmaya iter. Böylece hangi davranışı gördüğümüze bağlı olarak dikkatimizi nereye odaklayacağımıza, hangi becerilerin geliştirilmesi gerektiğine ve nasıl katkıda bulunabileceğimize karar verebiliriz.

Tüm Duygulara Kucak Açın,

İyi Bir Arkadaşlığın Ne Olduğunu Anlatın
Çocuklar, tüm duyguları tanımalılar. Olumlu duyguların gücünü keşfetmeliler ve olumsuz duyguları yönetmeyi öğrenmeliler. Arkadaşlıklar, çocukların duyguları keşfetmeleri ve bu duyguları nasıl yöneteceklerini anlamaları için pek çok fırsat sunar. Duygu yönetimi ile ilgili beceriler, çocukların sağlam arkadaşlıklar kurmalarını sağlar. Çocuklarımıza arkadaşlıkları süresince yaşadıkları tüm duyguları keşfetmeleri için yardımcı olabiliriz. Bu duyguların hepsine kucak açarak –olumlu veya olumsuz tüm duyguları kabul ederek- onlara yol gösterebiliriz. “Üzülmene gerek yok”, “Ağlayacak hiçbir şey yok” gibi duyguları kabullenmeyen yaklaşımlar yerine çocuklarımızla empati kuran yaklaşımları tercih edebiliriz.

Sağlam bir arkadaşlığın temelinde empati, hoşgörü, sevgi, saygı, yardımlaşma, paylaşım, sabır ve dürüstlük gibi olumlu duygular yer alır. Çocuklarımıza, okul öncesi yaşlarından itibaren bu olumlu duyguları öğretebiliriz. Çocuklarımızın olumlu ve olumsuz her duyguyu öğrenmeleri için gündelik yaşantımızda karşımıza çıkan tüm fırsatları -yargılamadan, açık iletişim kurarak- değerlendirebiliriz. Onlarla yapacağımız sohbetlerde çocuklarımızın duygularını anlamaya yönelik sorular sorabiliriz, arkadaşlıkları ile ilgili gözlemlerimizi paylaşabiliriz. Bu sohbetlerimizde duyguları kelimelere dökebiliriz, onların duygularını anladığımızı hissettirebiliriz ve onlara iyi bir arkadaşlığın ne olduğunu anlatabiliriz…

İyi Arkadaşlık Davranışını Modelleyin

Çocuklar, ebeveynlerinin çevreleri ile kurdukları iletişim yöntemlerini gözlemler ve bu yöntemleri taklit ederler. Arkadaşlarımızla, komşularımızla ve aslında çevremizdeki herkesle iyi ilişkiler kurmak için nasıl çabaladığımızı; arkadaşlarımızla pek çok şeyi nasıl paylaştığımızı, onları mutlu etmek için neler yaptığımızı, zor günlerinde nasıl destek olduğumuzu görmelerini sağlayabiliriz.

Dinlemeyi Öğretin

İyi bir arkadaş, harika bir dinleyicidir. Dinleme becerilerini geliştirmenin en etkili yolu, çocuklarımızı “söz kesmeden canıgönülden dinlemektir”. Sürekli sözü kesilen bir çocuk, dinlemeyi öğrenmekte zorluk yaşar. Aile olarak bir araya gelip sohbet ettiğimiz tüm anlarda “herkese söz verilmesi ve herkesin sırayla konuşması” gibi bir kural koyabiliriz. Karşılıklı saygıyı teşvik eden ve ailece herkesin uyduğu bu tür kurallar, çocukların dinleme gibi önemli becerileri kazanmalarına yardımcı olur.

Çocuğunuza Tanışma Konuşmaları Yapmayı Öğretin

Bazı çocuklar, çevredeki akranları ile rahatlıkla konuşmaya başlayabilir. Bazıları ise bunu yapamayacak kadar çekingendir. Çocuğumuza herhangi bir yerde -oyun merkezinde, atölyede, spor kulübünde, parkta…- yaşıtı olan bir çocukla karşılaştığında konuşmaya nasıl başlayacağı konusunda ipuçları verebiliriz. Farklı senaryolar için oyunlar yoluyla birlikte çözüm üretebiliriz; oyuncakları konuşturarak ya da rol oyunları ile çocuğumuza bu deneyimi evde yaşatabiliriz.

Organizasyonlar Yapın, Fırsatlar Yaratın

Çocukların, erken çocukluk yıllarından -okul öncesi dönemden- başlayarak sosyal beceriler kazanmaları için çaba göstermemiz çok önemlidir. Bu dönemde sosyal beceriler konusunda ilerlemeyi başaran çocuklar; ilkokul yıllarında ve sonraki yaşamlarında daha mutlu, daha girişimci ve hatta daha başarılı olabilirler. Bu yüzden, çocuklarımıza sosyalleşebilecekleri fırsatlar yaratma veya onlar için arkadaş etkinlikleri organize etme konusunda aktif olmaya özen gösterebiliriz. Okulda kimlerle arkadaşlık ettiğini yakından takip edebiliriz. Eğer bize arkadaşlarından bahsetmiyorsa okul öğretmeninden biraz destek alabiliriz. Çocuğumuzla beraber okul arkadaşlarını davet edeceği –doğum günü partisi, oyun günleri gibi- etkinlikler planlayabiliriz. Spor kulüpleri, tiyatro kulüpleri, yaratıcı sanat ve teknoloji atölyeleri, oyun merkezleri gibi ortamlar çocukları sosyalleşmeye teşvik eder. Ortak ilgi alanı, çocukların arkadaşlıklar kurması için önemli bir araçtır. Çocuğumuzun ilgi alanına uygun okul dışı etkinliklere düzenli olarak katılmasını sağlayabiliriz. Bu tür ortamlar, okuldan farklı olarak çocuklarımızın sosyal becerilerini yakından gözlemlememize ve böylece onlara kolaylıkla yol göstermemize de vesile olur.

Bunları Yapmayın!

Çocuklarımıza arkadaş edinmeleri ve arkadaşlıklarını korumaları için iyi bir rehber olmak demek bazı hatalardan kaçınmak demektir. Çocuklarımızı başka çocuklarla kıyaslamak, utangaçlıkları konusunda onlarla alay etmek, onları sosyalleşme konusunda zorlamak ve yargılamak, çocuklarımızın kimlerle arkadaş olacağına karar vermek; bu konuda yapabileceğimiz en büyük hatalardır. Çocuklar; utanmanın da çekinmenin de normal olduğunu; deneyim kazandıkça daha özgür ve cesur hissedeceklerini bilmeliler. Onları, yeni şeyler deneme ve kendilerinden farklı olan akranları ile de arkadaşlıklar kurma konusunda cesaretlendirebiliriz. Arkadaş edinmeleri için çocuklarının duygularını ve tercihlerini anlayarak sabırla hareket eden, onlarla birlikte bu uğurda planlar yapan, samimi ve güvenilir bir dost ve iyi bir rehber olmayı başarabiliriz.

Çocuklarımız, bizimle evde oturarak arkadaş edinmeyi öğrenemezler. Erken çocukluktan başlayarak onları arkadaş edinmeleri için teşvik edebiliriz. Onlara, bu yolda doğru adım atmaları için ipuçları sunabiliriz ve onları yaşadıkları sorunları aşmaları için şefkatle destekleyebiliriz. Unutmayalım, utangaç bir çocuk, sabırlı bir rehberin izinden gittiği sürece adım adım arkadaş edinmenin cesur yollarını keşfedebilir ve hatta sosyal bir kelebeğe dönüşebilir. Eğer çocuğumuz; başkalarıyla konuşma veya etkileşim kurma söz konusu olduğunda büyük bir korku veya endişe yaşıyorsa çocuk doktorundan destek alarak çözüm üretmemiz en doğrusudur.

KidZania’dan sevgilerimizle.

Satın Al
Açılış Saatleri
Giriş Ücretleri
Üye Girişi Sepetim