0
Sepetiniz boş.
Ara toplam 0,00
Sepete Git Alışverişe devam et

ÇOCUĞUNUZU SPORA TEŞVİK EDİN!

SPORA İLGİ DUYMAYAN YA DA SPORU BIRAKMAK İSTEYEN BİR ÇOCUĞUNUZ VAR… ONU SPORA NASIL TEŞVİK EDERSİNİZ?

Her ebeveynin, çocuklarının spor hayatı ile ilgili farklı deneyimleri olur. Kimi çocuk için bir spor branşı ya da birkaç spor branşı vazgeçilmez olurken her çocuk için senaryo böyle değildir. Çocuğunuz spor yapıyorsa er ya da geç -büyük olasılıkla- “Bırakıyorum!” beyanıyla karşı karşıya kalırsınız. Ya da teşvik etmek için onca çabanıza ve çeşitli sporları denemesi için yarattığınız harika fırsatlara rağmen farklı farklı sebeplerle sporu sevmediğini söyleyerek her defasında sporu bırakmayı seçen çocuğunuza daha fazla ısrar etmekten vazgeçtiğiniz bir an gelir. “Yaz Spor Okuluna gitti. Farklı sporları denedi ama hiç istekli değil, sporu sevmiyor.”, “Yıllardır severek yaptığı sporu bırakmaya karar verdi. Çok üzgünüm, onca emek…” gibi serzenişleri çoğumuz biliriz (Ya kendi deneyimlerimizden ötürü bu tür serzenişlerde bulunmuş olabiliriz ya da çevremizden duymuşuzdur…). Koşullar ne olursa olsun, spor ve fiziksel aktivite; zihinsel ve fiziksel sağlık için gerekli olduğundan, çocuklarımızın spordan zevk almasına yardımcı olmamız önemlidir.

Spora hiç ilgi duymayan veya ilgisini yitiren çocuklarımız için bir yol haritası çizmekte zorlandığımız, kendimizi çaresiz hissettiğimiz anlarda -“Pes etmesini istemiyorum. Şimdi pes ederse…”, “Ya hiç spor yapmazsa…”, “Bu sporun yerine ne koymalıyız?”, “Nasıl bırakabilir? Yıllarımızı ailece bu spora verdik. Tatillerimizi bile iptal ettik… Her şeyi bırak, kendi emeğini çöpe atması…”gibi- çeşitli üzüntülere, endişelere ve yargılara kapılmadan önce bu konuyla ilgili düşüncelerimizi derinleştirmeye ve olası hatalarımızı tespit etmeye, ardından çocuğumuzu dinlemeye ve onu spordan uzaklaştıran nedenleri anlamaya çalışabiliriz. Aşağıdaki adımlar bize yardımcı olabilir.

Neden spor yapmasını istiyoruz?

Öncelikle ebeveyn olarak “Çocuğumun spora başlamasını veya devam etmesini neden istiyorum?” sorusunu yanıtlayalım. Pek çok nedenimiz olabilir. Bunların bir kısmı bugünle ilgilidir: Her gün spor yaparak verimli ve sağlıklı bir gün geçirmesini, bugünkü yarışta başarıyı tatmasını ya da sporcu bir öğrenci olmanın sosyal ve akademik hayatta sunduğu artıları yaşamasını istiyoruz… Bir kısmı da gelecekle ilgili olabilir: Atletik bir vücuda sahip olmasını istiyoruz ya da belki ileride profesyonel bir spor kariyeri olabileceğini hayal ediyoruz veya spor bursu alarak pek çok eğitim fırsatı yakalayabileceğini düşünüyoruz… Ebeveyn olarak pek çok neden belirlemiş olabiliriz -ve bu nedenler çevremizdeki yetişkinlere çok mantıklı gelebilir- ancak önemli olan çocuğumuzun sporla ilgili beklentilerinin ve hedeflerinin ne olduğudur.

Çocuğumuzun spor kariyeri ile ilgili bugüne ya da geleceğe yönelik kendi beklentilerimizin hepsini bir kenara bırakarak spor yapmanın ardında olması gereken temel nedenleri hatırlatalım kendimize. Bunlar, sporun sunabileceği en önemli faydalarla ilgilidir. Sporun temel faydası, zihinsel ve bedensel sağlığımızı güçlendiren bir uğraş olmasıdır. Spor bilimiyle ilgili uzmanlar, Dünya Sağlık Örgütü ve tıp dünyası, her çocuğun günde en az bir saat aktif olmasının sağlıklı bir şekilde gelişmesi için gerekli olduğunu belirtmektedir. Çocuğumuzu spora teşvik etmemizin ana nedeni şu olmalıdır: Keyif alarak yaptığı bir sporun fiziksel/ zihinsel olarak sağladığı avantajlardan yararlanmasını ve bir ömür boyu kullanabileceği sportif becerileri kazanmasını sağlamak. Hiçbir zaman unutmamalıyız: Her şeyden önemlisi keyif alarak spor yapmasıdır…

Doğru bir başlangıç yaptık mı?

Spor, belirli kurallar çerçevesinde gerçekleşen hareketler bütünüdür. Belirli bir spor branşını seçerek bir spor kulübüne adım atmak, çocuklar için öğretici ve geliştirici yepyeni bir deneyime adım atmaktır. Bu deneyimin iyi olması için doğru bir başlangıç yapmak gerekir. Çocuğumuzun ilgi alanına hitap eden ve keyif alarak yapacağı bir sporu tercih etmesini sağlamak, doğru bir başlangıç için vazgeçilmezdir. Belki de çocuğumuz, sadece biz istediğimiz için spora başladı; bir süre keyif aldı ve şimdi keyif almamasına sebep olan bir sürü nedeni var. Ya da bizim yönlendirmemizle başladığı bu sporu hiç sevmedi ve sadece bizi mutlu etmek için bugüne dek dayandı… Doğru bir başlangıç yapmış olsak bile çocuğumuz bilmediğimiz farklı sebeplerden ötürü sporu bırakmaya karar vermiş olabilir. Belki de artık eskisi gibi keyif almıyor; yeni bir spora veya farklı uğraşlara vakit ayırmak, yani yeni şeyler denemek istiyor…

Eğer herhangi bir şekilde çocuğumuzun spora yanlış bir başlangıç yapmasına sebep olduysak -ısrar ederek, biraz baskı kurarak kendi belirlediğimiz spora yönlendirmek gibi- bu hatamızdan en kısa sürede dönmek için doğru adımları atabiliriz. “Sana futbol konusunda fazla ısrarcı davrandıysam üzgünüm. Senin de çok keyif alacağını düşünmüştüm. O halde farklı sporları denemeye ne dersin? Keyif alacağın sporu bulman için sana yardımcı olacağım…” gibi bir yaklaşım benimseyebiliriz.

Doğru örnek olduk mu?

Sportif bir yaşamdan uzak yaşayan ebeveynlerin çocuklarını spora teşvik etmesi zor olabilir. Belki de kendi yaşam şeklimizi değiştirmenin zamanı gelmiştir. Bunun için illa da bir spor kulübüne üye olmamız gerekmez. Ailece yapacağımız yürüyüşler veya bisiklet turları gibi fiziksel aktiviteler, “Sporu hiç sevmiyorum” diyen çocuğumuzun sporu benimsemesi için ikna edici o ilk adım olabilir.

Sporu bırakmak istediğini söyleyen çocuğumuzu dinledik mi?
Ona doğru soruları sorduk mu?

Dinlemek bir ebeveynin en önemli görevlerinden biridir. Çocuğumuzun bize açılmasını sağlayabilecek, yargılayıcı sözlerden uzak olan tatlı bir spor sohbetinde aşağıdaki soruların yanıtlarını arayabiliriz. Sohbet boyunca sözü daha çok çocuğumuza bırakmaya ve duygularını/düşüncelerini anladığımızı ona hissettirmeye özen gösterebiliriz. Gözlem yaparak, sporla ilgili diğer yetişkinlerle (antrenörler, koçlar, sporcu ebeveynleri gibi) tartışarak ve çocuğumuzla açık iletişim kurup sohbet ederek sporu neden bırakmak istediğini ya da neden artık bu sporu sevmediğini anlayabiliriz.

Bir takım arkadaşı ya da birkaç takım arkadaşı fiziksel veya duygusal olarak onu incitiyor mu?
İlk kayıt olduğunda gerçekten ilgileniyor gibiydi ve senelerce severek bu sporu yaptı. Ne değişti?
Son dönemdeki performansından dolayı mı hayal kırıklığına uğradı? ( Belki bir sakatlık yaşamıştı ve şimdi takımın gerisinde kalıyor… Biraz sabrederse bu durumu değiştirebileceğini biliyor mu? )
Takımdan ayrılırsa koçu ya da takım arkadaşlarının nasıl hissedeceğini düşünüyor?
Aynı sporu farklı bir kulüpte yapmayı ister mi yoksa farklı bir sporu mu denemek istiyor?
Her zaman böyle mi hissediyordu, yoksa bu yeni bir fikir değişikliği mi?
Başarılı olmak veya yüksek düzeyde rekabet etmek için çok fazla baskı hissediyor mu?
Biz farkında olmadan ona çok baskı yapmış, onu kırmış olabilir miyiz?
Antrenörü çok mu rekabetçi; çabasını övmek yerine sadece başarılı sonuçları mı övüyor ya da takım arkadaşlarının yanında onu küçük düşüren sözler mi söylüyor?
Ağrıya veya rahatsızlığa neden olan fiziksel bir sorunu var mı?
Sporu tamamen mi hayatından çıkarmak istiyor? Peki, neden?

Bu soruların her birini cevaplarken çocuğumuzu canıgönülden dinlemeliyiz. Eğer cevap vermekten kaçınıyorsa sohbetimizi farklı bir zamana -çocuğumuzun kendini daha rahat hissedeceği özel bir ana- erteleyebiliriz. Ara vermek, başka bir kulübe geçiş yapmak, tek bir spor yapmak yerine farklı sporları denemek, profesyonel bir sporcu olma yolundan vazgeçip amatör bir sporcu olmak gibi birçok nedeni olabilir. Onu dikkatle dinlediğimiz şefkat dolu spor sohbetlerimiz; çocuğumuzun doğru karar almasına, sporun faydalarını anlamasına, sporu hayatından tamamen çıkarmadan farklı yollar bulmasına ve her zaman sportif bir yaşam sürmesine destek olabilir.

KidZania’dan sevgilerimizle.

Satın Al
Açılış Saatleri
Giriş Ücretleri
Üye Girişi Sepetim